Balıklar |
Administrator tarafından yazıldı. |
Pazar, 28 Ağustos 2011 14:26 |
SULARDAKİ HAYVANLAR: Söke ve çevresindeki sular, Deniz, Göl, Nehir ve Dalyan sulan diye dört grupta incelenmelidir. Çünkü bu sular ayrı özellik göstermektedir, kimisi tuzlu, kimisi tatlıdır. Ayni zamanda bu sularda balıkların yanında kabuklu olup yenen hayvanlar da mevcuttur. 1- DENİZLERDEKİ BALIKLAR, KABUKLU HAYVANLAR Yenihisar, ilçe yönetimine geçmeden önce Söke'nin deniz hududu, Dilek yarımadasının Dip Burun denilen yerden, Akbük limanına Bafa Gölünden Saplı Ada'yı içine alan bir çizginin batı alanıdır. Ortalama derinliği 200 metre olan Ege denizinin bu Söke deniz hududunun kıyıya çok yakın olmayan yerlerinin derinliği 50-60 metreye, dalyan ve plaj yörelerinde derinlik 1-2 metreye düşer. Yenihisar'ın ilçeye dönüşmesi, Söke deniz hududunu küçültmüştür, Genel olarak bu denizde yaşayan balıklar ve kabuklu deniz hayvanları oldukça zengin bir çeşitlilik gösterir. Bu canlıların avlanan en önemlileri KEFAL, ÇİPURA, LEVREK, AHTAPOT, MÜREKKEP BALIĞI, VATOS, DİL, KALAMAR, KÖPEK BALIĞI gibi cinsleri olup, bunların yanında muhtelif kaya balıkları ile MİDYE, SOLİNA (BORU) ile kayalıklarda bulunan KARİDES, İSTAKOZ gibi kabuklu deniz hayvanlarıdır. Söke'de mevcut Su Ürünleri Kooperatifi, üyeleriyle çevrenin balıkçılığına ve çalışmalarına yardımcı olunmaktadır. Söke ve çevresinde deniz ürünlerinden gerektiği şekilde faydalanılamıyor, bu hususta teknik balıkçılıktan uzak bir avlanma şekli uygulanmaktadır. Çevremizde özel büyük balık motorlarının geliştirilmemiş olması balıkçı lığın çevrede gelişmesini de engellemektedir. Su ürünleri faaliyetlerinin teknik ve fennî usullere kaydırılması, aslında bol olan balık çeşitlerinden daha çok fayda sağlayacaktır. Bu durum ele alınarak balıkçılığı teşvik için paneller düzenlenmeli, açık oturumlar yapılmalı, halk bilinçlendirilmelidir. Çünkü Söke, Kuşadası'na nazaran balık türü ve balık alanları ile daha çok potansiyele sahiptir. 2- GÖLLERDEKİ BALIKLAR Söke ve çevresinde başlıca, göl, Bafa gölüdür. Diğer göller, Büyük Menderes Nehrinin deltası içinde bulunan Lagün gölleri Karacahayıt, Yeşilköy gölleri var ise de bu göllerde balıkçılığın ileri derecede yapıldığı, verim elde edildiği söylenemez. Bafa Gölü balıkçılığı içinde sayabileceğimiz balık cinsleri pek zengin değilse de Kefal ve göl yılanbalığı avcılığı yapılmakta, Kabuklu Deniz avcılığı yapılmamaktadır. Bu gölde de teknik avlanma sistemi uygulanmamaktadır. 92 metre derinliği olan gölün asırlarca sonra tabanının dolması sebebiyle, bugün tabanı 25 m.ye kadar yükselmiş bu yüzden balıkçılık bu gölde hem tatlı hem tuzlu su karışımı olan sularında gün geçtikçe azalmakta, balıkçılık sektörü dumura uğramaktadır. Bunun başlıca sebebi Beşparmak ve diğer dağların sık ormanların yok oluşu, erozyonun artışıdır. 3-NEHİRLERDEKİ BALIKLAR Söke ve çevresinde yalnız Büyük Menderes Nehrinin sularında SAZAN, YAYIN, YILAN BA LIĞI ve NEHİR KEFALI gibi tatlı su balıklan bulunmaktadır. Bu nehirde kabuklu faydalanılacak hayvanlar yoktur. Bu nehirde de yazın sularının azalması, teknik bilgi noksanlığı sebebiyle randımanlı bir avlanma yapılmamaktadır. Eski yıllarda Azmak balıkçılığı yaygın şekilde yapılmasına rağmen artık azmaklarında yok denecek kadar azalması sularının yok olması sebebiyle bu gibi yerlerde balıkçılık sektörün den pek fazla söz edilmez. 4--DALYANLARDAKİ BALIKLAR Söke ve çevresinde bu dalyanlardan Karina Dalyanı, Serçin Dalyam, Sakız Burnu Dalyanları tatlı sularla, deniz suyunun karıştığı (karışık sular) dalyanlarıdır. Bu dalyanlarda deniz ve göl balığı çalışmaları yapılmaktadır. Avlanan balıklar ve kabuklu su ürünleri ihtiyacı karşılanmaktan uzaktır. Su ürünleri Kooperatifleri aracılığı ile elde edilen ürünler, kooperatif ortaklarına eşit kârlar güdülerek verilmekte ve sattırılmaktadır. Geçmiş yıllarda Avrupa'ya yılan balığı ihracatı bol miktarda yapılıyorken, bu sektörde gün geçtikçe zayıflamaya yüz tutmuştur. 5-BALKÇILIKTA AVLANMA VE EKONOMİK GELİR Söke ve çevresinde balıkçılık denizde, gölde nehirde, azmaklarda, dalyanlarda türlü araçlar yardımı ile yapılmaktadır. Sığ yerlerde serpme, derin yerlerde paragat ağı denilen ağlar kullanılmaktadır. Açık sahalarda bu avcılık daha büyük avlarla gerçekleştirilmektedir. Bazı balıkçılar dinamit ve Trol ağı denilen ağlarla yaptıkları avlarda, canlı türüne o bölgede büyük zarar vermektedirler. İkinci bir yanlışlık çok küçük balıkların lüzumsuz yere avlanmasıdır. Gerek dinamit gerek kireçli şişe gerek trol usulü avlanmalar hep faydadan ziyade zarar getirmektedir. Bunlardan başka insan hayatına, balık alanlarına zarar verici avlanmalarda mevcuttur. Bu hususlarda halkımızın daha duyarlı hareket etmesi ve bilinçli olması gerekmektedir. İlgililerin bu hususta halkımıza yardımcı olması gerekmektedir, bu işi yapan vatandaşlar aydınlatılmalıdırlar. Söke ve çevresinde balıkçılığın arttırılması için önlemlerin elbirliğiyle ele alınması gerekmektedir. Birkaç yerde değil, birçok yerlerde Balık Avlanma İstasyonları diyebileceğimiz sistemler kurulmalı ve bunlar yaygınlaştırılmalıdır. Balıkçılığı teşvik, balıkçılıkta kolaylık, balıkçılık ekonomik unsur, balıkçılıkta bol kazanç unsurları üzerinde çalışabilecek kuruluşların çoğaltılması, fayda unsurunu muhakkak çoğaltacaktır. Bu kuruluşlarda sistematik bir şekilde görev ayırımı, devam ederse daima yenilikler ortaya çıkacak, verim azalacak yerde çoğalacaktır. İkinci iş, ek iş, hiç olmazsa işi gibi birazda kaderciliğe bırakılan işler hiçbir zaman fayda sağlayamazlar. |